Borçlar hukuku medeni hukukun borç işlerini düzenleyen en geniş ve en kapsamlı dalıdır. Günlük yaşantımızdaki eylem ve davranışlarımızın büyük bir kısmı borçlar hukuku ile ilgilidir.
Borçlar hukukunun konusunu sosyal ilişkiler arasında borç ilişkileri adı verilen hukuksal ilişkiler oluşturmaktadır.
BORÇ KAVRAMI
İki kişiden birinin diğerine karşı yerine getirmekle yükümlü olduğu davranışa borç denir. Alacaklı ve borçlu diye isimlendirilen iki taraf arasında doğmuş veya kurulmuş olan hukuki bağı borç ilişkisi deyimi ifade eder.
Borç ilişkisi iki taraf arasında kurulan ve taraflardan birinin diğerine karşı belli bir davranış biçiminde bulunmakla yükümlü kılan hukuki bir bağdır.
BORÇ İLİŞKİSİNİN UNSURLARI
Bir sosyal ilişkinin borç ilişkisi ve dolayısıyla Borçlar Hukukunun konusunu oluşturabilmesi için , bu ilişkinin taraflarına ve konusuna ait olmak üzere iki unsura gereksinim vardır.
Borç ilişkisinin taraflarına ilişkin unsur, alacaklı ve borçluya, yani ilişkinin süjelerine ilişkindir. İlişkinin tarafları ile ilgili olması nedeniyle bu unsura borç ilişkisinin sübjektif unsurları demek mümkündür. bu unsur iki kişiden oluşmaktadır. Bunlar alacaklı ve borçludur.
Borç ilişkisinin konusuna ilişki unsur ise edim ile ilgilidir.
Alacaklı ve borçlu borç ilişkisinin sujeleri edim ise borç ilişkisinin objesidir.
Alacaklı:
Borç ilişkisinin aktif tarafına alacaklı denir. Alacaklı, borç konusunun ifasını talep etme yetkisine sahip olan kişidir. Her borç ilşkisinde bir alacaklı tarafın bulunması zorunludur.
Alacaklı ile alıcı aynı şeyi mi ifade eder?
Alıcı borcun en önemli kaynaklarından biri olan sözleşmenin bir türü olan satım sözleşmesine özlü bir kavram olup bedel karşılığında malı satın alan kişidir. Alacaklı kavramı ise satım sözleşmesiyle bir ilgisi yoktur. Her borç ilişkisinde bir alacaklı taraf vardır. Satım sözleşmesine alıcı ise hem alacaklıdır hem de borçludur. Alacaklı olması satım konusu malın kendisine devrine talep etme yetkisine sahip olduğundan borçlu olması ise satım konusu malın bedelini satıcıya ödemekle yükümlü olmasından kaynaklanır.
Bir borç ilişkisinde alacaklı tarafın aynı zamanda borçlu; Borçlu tarafın içinde aynı zamanda alacaklı olması mümkündür.
Borçlu:
Borç ilişkisinin pasif tarafını oluşturur. Borçlu borç ilişkisinden doğan edimi ifayla yükümlü olan kişidir. Borç ilişkisinde taraf olabilme hak ehliyetine dayanır. Fakat borç ilişkisini bizzat yaratabilme fiil ehliyetiyle ilgili olup bu ehliyetin koşullarının bulunması gerekir. Bir borç ilişkisinde mutlaka bir borçlu vardır.
Bir borç ilişkisinde borçlu tarafın aynı zamanda alacaklı; Alacaklı tarafın içinde aynı zamanda borçlu olması mümkündür.
Borçlar hukuku özel kişiler arasındaki borç ilişkilerini düzenler. Bu ilişkinin tarafları özel gerçek veya tüzel kişiler olabilir.
Gerçek ve tüzel kişilerin sıfatı kural olarak önem taşımamakla birlikte tarafın tacir olmaları yada taraflardan birinin kamu tüzel kişisi olması ve borç ilişkisinin sözleşmeden kaynaklanması ve sözleşmenin taraflardan birinin ticari işletmesini ilgilendirdiği hallerde bu ilişkiye uygulanacak yasa hükümleri özellik arz edebilir. Örneğin borç ilişkisini taraf ya da tarafların tacir olması halinde Türk Borçlar Kanunu yerine Türk Ticaret Kanununda yer alan bazı özel hükümlerin uygulanması gündeme gelebilir.
Borç ilişkisinin alacaklı veya borçlusunun tüzel kişi olması önem taşımasa da söz konusu tüzel kişinin bir kamu tüzel kişisi olup kamu adına bir sözleşme yapılırsa bu sözleşmeye öncelikle 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uygulanacaktır. Ancak bu kanunlarda özel bir hükmün bulunmaması halinde Borçlar Kanunu ilgili sözleşmelere ilişkin hükümleri uygulanabilecektir.
Edim:
Borç ilişkisinin konusuna edim denir.
Edimin Türleri:
- Verme Edimleri: Borçlu alacaklıya bir şey vermeyi borçlanmıştır. Sözleşmeden doğan verilecek edimi taraflar tayin eder. Verme borçları sadece sözleşmelerden doğmaz, haksız fiilden doğan borçlarda da sorumluluk işinin edimi verme olur.
- Yapma Edimleri: Borçlu alacaklıya bir iş yapmayı borçlanmaktadır.
- Yapmama Edimleri: Borçlunun borcu yapmama şeklinde bir kaçınma veya katlanma borcudur. Olumsuz bir edimdir.
- Maddi Edimler: Doğrudan doğruya borçlunun mal varlığıyla ifa edilen edimdir.
- Kişisel Edim: Bizzat borçlunun kendi bedeni veya fikri gücü ve becerisiyle yerine getirilmesi istenen edimdir.
- Ani Edim: Borçlu edimi bir kez ifa ile borçtan kurtulduğu edimdir.
- Sürekli Edim: Borçlu, Borç ilişkisi devam ettiği sürede edim yükümlülüğünün devam ettiği edimdir.
- Dönemsel Edim: Borçlu belirli dönemlerde belirli edimleri ifa etmeyi üstlenmiştir.
- Bölünemez Edim: Niteliğinde bir değişiklik olmaksızın parçalara ayrılması mümkün olmayan edimlere denir.
- Bölünebilir Edim: Parçalara ayrılması mümkün edimlere denir.
- Parça Edim: Benzerlerinden ayırt edilmemiş edimdir.
- Çeşit Edim: Benzerlerinden ayırt edilmemiş aynı cins içinde yer alan edimdir.
- Seçimlik Edim: Bir borç ilişkisinde borçlunun ifa edileceği edimin belli olmayıp borç ilişkisinin taraflarından birinin seçeceği edimdir.
- Asli Edim: Sözleşmenin esaslı unsurunu oluşturan ve sözleşmenin türü ve niteliği ile yakından ilgili olan edimdir.
- Yan edim: Sözleşmesinin esaslı unsurlarıyla değil ikinci derecedeki unsurlarıyla ilgilidir.
Alacaklının borç ilişkisinden doğan başlıca hakkı alacak hakkıdır. Bu hak talep hakkı olup Borçlunun edimini kendi isteğiyle yerine getirmemesi halinde alacaklının borcun ifasının yargı oranları aracılığıyla kullanma yetkisine dava hakkı denir. Ayrıca alacaklı alacağını devlet gücünü kullanarak icra yoluyla tahsil etme hakkı olan takip hakkına da sahip olur.
Borç ilişkisi nisbi nitelik taşıyan bir ilişkidir. Borç ilişkisi sadece o ilişkinin taraflarını ilgilendirir. Bu ilişkiden doğan hak ve borçlar üçüncü kişileri etkilemez.
BORÇ İLİŞKİSİNİN UNSURLARINDA DEĞİŞİKLİK
Bir borç ilişkisi kurulduktan sonra bu ilişkinin alacaklı veya borçlu tarafı ya da edime ilişkin unsurlarda değişiklikler ortaya çıkabilir.
Alacaklı veya borçlu tarafın değişmesi iradeye ya da kanuna dayanabilir.
BORÇ İLİŞKİSİNİN NİTELİKLLERİ
- Borç İlişkileri Nisbi İlişkilerdir: Borç ilişkisi nisbi nitelik taşıyan bir ilişkidir. Borç ilişkisi sadece o ilişkinin taraflarını ilgilendirir. Bu ilişkiden doğan hak ve borçlar üçüncü kişileri etkilemez.
- Borç İlişkileri Sınırlı Sayıda Değildir: Yasalarımızda borç ilişkileri sayılı sınırlı olmayıp yasada öngörülmemiş olan bir borç ilişkisi de kurulabilir.
- Borç İlişkileri Geçici Sosyal İlişkilerdir: Her borç ilişkisinin bir süresi vardır. Süresiz bir borç ilişkisi düşünülemez. Borçlar Kanunu borcun sona erme sebeplerine yer vermiş bunlar arasında zaman aşımını da saymıştır.